HÜKÜMET AİHM KARARLARINA UYGULAMAK ZORUNDADIR

hukumet-aihm-kararlarina-uygulamak-zorundadir RIZA TÜRMEN: AİHM’İN ZORUNLU DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSLERİNİN KALDIRILMASI KONUSUNDA VERDİĞİ KARARIN SÜRESİ 16 ARALIK’TA BİTİYOR. HÜKÜMET BU KARARI UYGULAMAK ZORUNDADIR.

ÇYDD Genel Merkezi’nin 4 Kasım 2014’te Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür Merkezinde yaptığı panel, ÇYDD Genel Başkanı Prof. Aysel Çelikel’in açış konuşmasıyla başladı. Aysel Çelikel konuşmasında, imam ve hatip yetiştirilmek üzere açılmış olan imam hatip okullarının bilimsel ve laik eğitim veren okullara alternarif okullar haline getirildiğini, Türkiye’de 1982 Anayasası’nın kabulünden beri zorunlu din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin birçok açıdan din ve vicdan özgürlüğüne, insan haklarına aykırı olduğunun çok tartışıldığını dile getirdi. Çelikel konuşmasının devamında:

“Uzun süreden beri eğitimde kalitenin yükseltilmesi beklenirken eğitimin dinselleştirilmesi, dinin siyaset aracı olarak kullanılması günümüzde özgür iradeli, özgür birey yetiştirmeyi çok zorlaştırmıştır,” dedi.

Panelde oturumun başkanlığını yapan İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, laikliğin yeterince anlaşılmadığını, laikliğin asıl inanan insanların güvencesi olduğunu, Cumhuriyet’in dinle bir probleminin olmadığını söyledi.

Cem Vakfı Başkanı Prof. Dr. İzzettin Doğan, İslam’ın sadece Sünni yorumu olmadığını, bunun dikkate alınmaması nedeniyle Alevilerin haklarının korunması, bir kargaşa ortamının doğmaması için zorunlu din kültürü ahlak bilgisi derslerinin kaldırılması konusunda AİHM’e dava açtıklarını anlattı.

CHP İzmir Milletvekili ve eski AİHM Yargıcı Rıza Türmen, AİH Sözleşmesi’ne göre devletin eğitim verirken ebeveynlerin dinsel inancına saygı göstermek zorunda olduğunu belirtti. Sözleşmedeki “saygı gösterme” kavramının pasif bir kavram olmadığını, sözleşmeye göre eğitimin beyin yıkama amacı güdemeyeceğini, eleştirel olabilmek için de nesnel ve çoğulcu olması gerektiğini anlattı; din ve mezhepler konusunda da devletin karar veremeyeceğini ekledi. AİHM’in zorunlu din dersleri uygulamasının kaldırılması doğrultusunda verdiği kararın süresinin 16 Aralık 2014’te biteceğini, Hükümet’in bu kararı tanımak ve uygulamak zorunda olduğunu açıkladı.

Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alpar Sevgen ise temel bilimlerde özgür düşünmenin (Nullius in Verba-kimsenin sözüyle değil), deneme-sınama yönteminin, gözlem/deney aracılığıyla delil toplamanın esas olduğunu belirtti. Artık din kitaplarının yazıldığı devirden ortalama 2.000 sene sonrasında olduğumuzu ve bu sürede çok şey öğrendiğimizi söyledi. Örneğin, fizik kanunlarının evrenin her yerinde ve en baştan beri geçerli olduğunun anlaşılması ve biyolojide evrim teorisi gibi. Din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin temel bilimlerdeki bu ilerlemeyi dikkate almasının şart olduğunu ekledi ve bu dersin öğretmenlerinin sadece Sünni din öğretmenleri olmaması gerektiğini; felsefe, sosyal psikoloji gibi dallardan ve çeşitli din ve mezheplerden olabileceğini söyledi. Eğitimin çok önemli sorununun her dalda "kaliteli" öğretmen olduğunu vurguladı. Dini öne çıkaran rejimlerin temel bilimleri zararlı gördüğünü, teknolojiye yatırım yaparken temel bilimleri ihmal ettiğini anlattı.


06.11.2014